Dişiliği simgeleyen göğüsler; omuz genişliği, bel ve kalça çevresi yanında, kadının estetik bütünlüğünü tamamlayan önemli yapılardan biridir.
Her kadın güzel görünümlü göğüslere sahip olmak ister; ancak genetik veya hormonal nedenlerden dolayı meme gelişimi yetersiz kalabilir, biri diğerinden daha küçük olabilir.
Hamilelik ve emzirme sonrasında veya aşırı kilo verme sebebiyle meme hacim kaybına uğrayabilir, sarkabilir. Yine, kalıtsal özellikler, hormonal değişiklikler, fibrokistik mastopati, aşırı kilo alma, hamilelik sonrası veya emzirmeye bağlı nedenlerle meme dokusu aşırı büyüyebilir.
Bu durumlarda estetik meme ameliyatlarına başvurulur. Estetik meme ameliyatlarından hangisinin yapılacağına, hasta doktoru ile birlikte karar verir.
Küçük göğüslerde meme büyütme; normal hacimli sarkık göğüslerde meme dikleştirme; küçük ve sarkık göğüslerde meme dikleştirme ve meme büyütme; büyük göğüslerde meme küçültme; asimetrik memede duruma göre büyütme, küçültme veya dikleştirme, göğüslerle ilgili estetik problemlerde uygulanan ameliyatlardır.
Ameliyatlar öncesi kişiye meme ultrasonografisi, 40 yaş üzerinde ise mamografi ve meme ultrasonografisi yapılır.
Meme büyütme
Küçük göğüslerde meme büyütme ameliyatı ile daha dolgun, estetik olarak daha güzel görünümlü göğüsler oluşturmak mümkündür. Kişinin kendi yağ dokusundan yapılan meme büyütme ameliyatları sınırlı sonuçlar vermiştir.
Günümüzde meme büyütmede geçerli yöntem silikon protezlerdir. Silikon tabiatta bulunan tamamen doğal bir elementtir. Silikatlar, insan bağ dokusunun ayrılmaz elementlerinden biridir.
Meme protezinin silikon olan dış yüzeyi düz veya pürtüklüdür; yuvarlak ve damla (anatomik) şekilleri mevcuttur. Protez içindeki dolgu maddesi, silikon orijinli jel veya serum fizyolojiktir.
Her protezin avantaj ve dezavantajları vardır. Memenin durumuna göre hangisinin daha uygun olacağına, hasta ile birlikte konuşulmalı ve karar verilmelidir.
Ameliyat, hastane koşullarında genel anestezi altında uygulanır ve 1-2 saat sürer. Protez 4-5 cm.lik bir kesiyle; meme altı kıvrımı (submammarian), meme başı çevresi (sirkumareolar), koltukaltı (aksiler) veya çok nadiren göbek deliğinden (periumblikal) yerleştirilir.
Başlangıçta belirgin olan izler, zamanla belli belirsiz hale gelirler. Memenin yapısına göre protez, meme dokusu arkasına (subglandular), göğüs kası arkasına (subpektoral), kısmen meme dokusu, kısmen göğüs kası arkasına (dual plan) veya göğüs kası zarı arkasına yerleştirilir.
Kesinin yerine, protezin şekil ve büyüklüğüne ve yerleşim bölgesine; hasta görüşmesi ve muayenesi sonrası birlikte karar verilir.
Meme küçültme
Kalıtsal özellikler, hormonal değişiklikler, fibrokistik mastopati, aşırı kilo alma, hamilelik sonrası veya emzirmeye bağlı nedenlerle meme dokusu aşırı büyür ve sarkar.
Normalden büyük olan memeler kişiye, fiziksel ve psikolojik olarak büyük rahatsızlıklar verir.
Memenin aşırı iri olması, omuzlarda sütyen askılarının yaptığı baskıya bağlı izlere, kronik göğüs ağrısına, baş, boyun, sırt ve bel ağrısına, kamburluk gibi duruş bozukluğuna neden olur.
Kol ve el sinirlerinin omuzda sıkışmasına bağlı, ellerde uyuşma ve güç kaybı meydana gelir.
İri meme dokusunun altında aşırı terleme, kötü koku, sürtünmeye bağlı pişikler, egzama veya mantar infeksiyonları, yaralar oluşur.
Nefes almada güçlük çekilebilir, sınırlı fiziksel aktivite ve spor yapamamaya bağlı şişmanlığa yol açar.
Aşırı iri meme, giysi seçimi konusunda zorluklar yaratır, kadında sosyal sıkıntılara sebep olur.
Yapılan bir araştırmada, büyük göğüsleri olan kadında şeker hastalığına yakalanma riskinin doğru orantılı olarak arttığı ortaya çıkmıştır.
Yine istatistiklere göre, iri memelerde meme kanserine yakalanma riski daha fazladır. Bu nedenlerden dolayı meme küçültme ameliyatı, estetik ameliyatlardan biri gibi gözükmekle birlikte, aslında fiziksel ve psikolojik açıdan birçok sağlık probleminin ortadan kalkmasını sağlar.
Meme küçültme ameliyatının amacı daha küçük, daha şekilli ve kişinin vücut ölçülerine daha uygun doğal görünümlü memeler elde etmektir.
Kadının boyu, göğüs kafesi yapısı, omuzlarının genişliği, meme cildinin ve dokusunun durumu, sarkıklığının derecesi, çevre dokularının durumu, koltuk altına uzanan yağlanmalar ameliyatın biçimini, süresini ve memenin yeni şeklini belirleyen etmenlerdir.
Ameliyat, hastane koşullarında genel anestezi altında uygulanır ve 3-5 saat sürer. Bu ameliyatla memenin uygun kısımlarından doku ve deri fazlalıkları çıkartılır, meme başı, vücut ölçülerine göre hesaplanan, daha yukarıya olması gereken yere alınır.
Meme başı yukarı alınırken, meme başı ve areola denilen meme halkasının beslenmesi ve duysal sinir bağlantılarının korunması için çeşitli yöntemler kullanılır.
Meme başı halkasında genişleme varsa, halka 4-4.5 cm olan ideal ölçülerine küçültülür. Yapılan kesiler sonucunda dikiş hatlarında kaçınılmaz olarak izler oluşur.
Meme başı etrafında mutlaka iz kalır. Fazla büyük olmayan ve aşırı sarkmamış memelerde, ilave olarak meme başının alt kenarının orta kısmından aşağı doğru düz bir çizgi şeklinde iz kalır.
Daha büyük veya sarkık memelerde ise ilave olarak ters T şeklinde iz kalır. T şeklindeki izin alt kısmı meme altı kıvrımına uydurularak gizlenir.
Sonuçta bu izlerin tümü sütyen içinde gizlenebilen izlerdir.
Memenin son şeklini alması ve yara izlerinin belirginliğinin azalması bir yıl kadar sürer. Meme küçültme ameliyatı sonrası 6. ve 12. ayda, kontrol muayenesi ve memenin ultrasonografik incelemesi yapılır.
Meme dikleştirme
Gelişim geriliği, doğum sonrası veya kilo kaybı gibi nedenlerle hacmini yitiren meme dokusu, üzerini saran derinin de bol kalmasıyla, sarkık bir görüntü kazanır.
Sarkmış memeler yeterli dolgunluğa sahipse, meme dikleştirme ameliyatı tek başına yeterlidir.
Ancak sarkık memeler yeterli dolgunluğa sahip değilse, meme dikleştirme ameliyatına ek olarak aynı seansta, dolgunluk kazandırmaya yönelik meme protezi uygulanır.
Muayenede, deri ve meme dokusu ayrı ayrı değerlendirilir. Bu değerlendirmeyle, meme kompleksinin yeni yerleştirileceği yere, kullanılacak tekniğe ve dolgunluk amacıyla protez uygulamasına karar verilir.
Ameliyat tekniği memelerin sarkıklık derecesine göre değişmektedir. Sarkıklığı az olan olgularda, meme başı normal pozisyonuna taşınır ve çevresindeki bollaşmış olan fazla deri çıkarılır.
Sarkıklık fazla ise, meme küçültme ameliyatında uygulanan tekniklerle, memenin alt yarısından da bollaşmış deri çıkartılır.
Sarkıklığın derecesine göre, sadece meme başının etrafında veya meme başının etrafındakine ilave, meme başından meme altı çizgiye doğru dikey olarak uzanan bir iz daha oluşur.
Meme asimetrisi
Toplumda oldukça sık rastlanılan meme asimetrisinin nedeni çoğunlukla bilinmemektedir.
Altında yatan başka nedenler araştırıldıktan ve doğal bir meme asimetrisi olduğuna karar verildikten sonra, göğüslerin görünümünü eşitleyici estetik operasyonlar yapılır.
Hastanın isteklerine göre, doktorunun görüşleriyle beraber, hangi operasyonun yapılacağına karar verilir.
Memenin biri büyük, diğeri küçükse, büyük olana küçültme veya dikleştirme, küçük olana büyütme ameliyatı; memenin her ikisi de asimetrik ve küçükse, farklı büyüklükteki silikon protezlerle büyütme ameliyatı; memenin her asimetrik ve büyükse, dikleştirme veya küçültme ameliyatı uygulanır.
Meme kanserinde estetik çözüm
Tıptaki gelişmeler sayesinde meme kanserini erken evrede yakalamak ve tedavi etmek mümkün olsa da, göğüsün tamamen alınması gerektiği durumlar da olabiliyor.
Kadın psikolojisinde derin yaralar açan bu durumu, kaybedilen memenin yerine yenisini oluşturarak düzeltmek artık mümkün.
Meme rekonstrüksiyonu denilen yöntemler, aynı seans (primer) ya da ikinci seans (sekonder) olmak üzere iki farklı zamanda gerçekleştirilir.
Eğer meme kanserinin tedavisi için sadece cerrahi yöntem yeterli ise, meme dokusu alındıktan sonra aynı seansta (primer), memenin yerine yenisi oluşturulur.
Eğer meme alındıktan sonra özellikle radyoterapi ya da kemoterapi gibi ek tedaviye gerek duyulursa rekonstrüksiyon, ek tedavinin tamamlanmasından sonra ikinci bir seansta (sekonder) gerçekleştirilir.
Primer ve sekonder meme rekonstrüksiyonu, ya meme protezi ya da hastanın kendi dokusu kullanılarak sağlanır. Memenin alınmasından sonra, o bölgede yeterli deri ve kas doku mevcutsa, kas altına protez yerleştirilerek onarım sağlanmış olur.
Eğer deri dokusu yeterli değilse, önce kas altına içi boş protez yerleştirilir. Daha sonraki günlerde, içi boş protez dışarıdan serum fizyolojik verilerek şişirilir ve istenilen meme büyüklüğüne ulaşılır.
Hastanın kendi dokusuyla gerçekleştirilen meme onarımında en sık, karın bölgesindeki deri ve derialtı dokusundan yararlanılır.
Karın bölgesinde, doğum veya kiloya bağlı sarkma oluşan hastalarda uygulanan bu yöntem sonrasında, aynı zamanda düzgün ve gergin bir karına da sahip olunmaktadır.
Diğer bir yöntem ise, hastanın sırtından alınan dokularla uygulanan meme rekonstrüksiyonudur. Protez veya kendi dokusu ile meme oluşturulduktan sonra, küçük bir müdahaleyle meme ucu ve areola rekonstrüksiyonu yapılır.
Bu işlem, göğüs çevresi dokusu veya bacağının iç tarafı ya da genital bölgesinden alınan yamaların ‘greft’lenmesi ile gerçekleştirilir. Bir başka yöntem de, meme ucu ve areolanın dövme yöntemiyle boyanmasıdır.
Jinekomasti
Jinekomasti, erkeklerde meme dokusunun tek veya çift taraflı olarak fazla büyümesi ve kadın memesine benzer bir görünüm almasına verilen isimdir.
Jinekomasti kelimesi, yunanca gyne (kadın) ve mastos (meme) kelimelerinin birleşmesinden oluşmuştur ve ‘kadın gibi göğüslere sahip’ anlamına gelmektedir. Jinekomasti psikolojik strese neden olarak, kişinin yaşantısını, giyim tarzını etkileyebilecek sosyal bir problem haline gelebilir.
Toplumda yaklaşık %40 oranında görülen bu problemin tedavisi tahmin edildiği kadar zor değildir.
Görsel açıdan rahatsızlık duymaları yanında, memede ağrı, şişkinlik ve gerginlik hissi ve meme kanseri olma kuşkusu, jinekomasti sorunu olan hastaların doktora başvurma nedenleridir.
Erkekte meme başı altında az miktarda meme dokusu bulunur.
Memenin yapısında esas olan iki doku vardır: (Glandüler duktal epitel ve periduktal konnektiv dokudan oluşan) meme bezlerinin meydana getirdiği meme dokusu ve yağ dokusu.
Jinekomasti olgularında bu iki dokudan birinde veya her ikisinde, steroid hormon fizyolojisindeki geçici ya da sürekli bir bozukluğa bağlı olarak büyüme olur.
Jinekomastinin cerrahi tedavisinde; liposuction ve eksizyon (sadece doku eksizyonu (açık veya endoskopik) veya deri eksizyonu ile birlikte) yöntemleri tek başlarına veya birlikte uygulanır.
Erkeklerde göğüs kası implantları
Şekilli göğüs kasları erkekte sağlık, güç ve çekicilik ifade ettiğinden bu bölgenin operasyonları giderek daha fazla dikkat çekici hale gelmektedir.
Bu operasyon en sık, yoğun egzersize rağmen göğüs kaslarında yeterli gelişmeyi elde edemeyen ya da egzersiz yapmak istemeyip aynı görüntüyü almak isteyen erkek hastalarda uygulanmaktadır.
Diğer hasta grubunu, doğuştan göğüs kası (pektoral kas) kısmi ya da tam olarak gelişmemiş hastalar (poland sendromu); göğüs kas hareketlerini sağlayan sinirlerin travma ya da doğumsal olarak hasara uğraması sonucu göğüs kası küçülen hastalar ve aşırı egzersiz nedeniyle göğüs kası hasar gören hastalar oluşturur.
Pektoral implantlar, kadınlarda uygulanan meme implantlarına benzer; ancak daha sert kıvamdadır ve göğüs kası anatomisine daha yakındır.
Koltuk altından yapılan bir kesi yardımıyla göğüs kası arkasına yerleştirilir.
Bunlar da İlginizi Çekebilir
Sıklıkla talep gören uygulamalarımız ve ameliyatlarımız